Bu yazıdaki konumuz İngiltere’de eğitim ve yaşamla ilgili genelde hep söylenegelen bazı yanlışların, doğru bilgilerini sizlerle paylaşmaya çalışacağız.

Konuyu maddeledik, umarız beğenirsiniz.

İngiliz Aile Yanı Konaklama

“Abi, İngiliz aile yanında kal, akşamları bol bol konuşur pratik yaparsın. Başka bir şeye ihtiyacın yok.”

Aslında bu cümle kısmen doğrudur ancak öğrencinin beklentisini çok yükselttiği için yanlış neticelere götürebiliyor. İyi bir aileye denk gelme ihtimalinize göre bu konaklama seçeneğinin verimi artar ya da azalır. Kaldığınız ailenin akşam erken yatıp, sabah da erkenden işe gidebileceğini unutmayın.

Ancak, beklentinizi makul seviyede tutarsanız yine de en iyi konaklama seçeneği bu denebilir.

Çalışmak

“Kafe ya da restoranda çalış, İngilizcen hemen gelişir.”

Bir, İngiltere’de kısa süreli öğrenciler için çalışma izni yok maalesef ve ikincisi hiçbir işletme kötü bir İngilizceyle sizi müşterisiyle muhatap edeceği bir konumda işe almaz. Dolayısıyla işe girseniz bile bulaşıkçılık ve benzeri işler yapıp çok az pratik yapabileceğiniz bir işiniz olur. Gün sonu yorgunluğu da cabası. Okulunuzdaki veriminizi düşürür, derslerinizden koparsınız.

Bunun yerine, pratik için sınıfta edindiğiniz diğer milletlerden arkadaşlarınızla gezerek, utanma sıkılma probleminiz de olmadan hızla konuşma pratiğinizi geliştirebilirsiniz.

Yoğun Eğitim

“Yoğun bir eğitimle kısa sürede sen bu işi halledersin koçum!”

Bu gazlar, size pek yaramaz. Dil öğrenmek uzun soluklu bir iştir. Eğer temeliniz çok sağlamsa 2-3 ayda iyi bir noktaya gelirsiniz. Ama zayıfsa bir yılı devirmeniz lazım.

Ama kısa süreli eğitimlerin faydası tabi ki çok vardır. Ancak beklentinizi buna göre ayarlamanız sizi rahat ettirecektir. Stres altında dil öğrenilmez.

Özgüveninizin kırılmasını istemeyiz.

Londra’da Yabancı

“Londra Türk dolu, yabancı dolu, dil öğrenemezsin!”

En anlamadığımız laf budur.

Evet Londra’da İngiliz orjinli olmayan yoğun bir nüfus vardır ancak bu açıdan bakarsanız ABD’nin yüzde 45’i İspanyolca konuşmaktadır. Amerika, İngiliz bir toplumdan oluşmamıştır ancak ortak konuşma dili İngilizcedir.

Londra ve İngiltere’nin her yeri için de bu durum böyledir. Farklı milletler olsa da hepsinin ortak dili İngilizcedir.

Türklerin olmadığı bir yer henüz bulunamadı. Her yerde mutlaka kendi milletinizden birileri karşınıza çıkacaktır. Önemli olan iradeli olup neden İngiltere’de olduğunuzu unutmadan hareket edebilmektir.  

Soğuk İngilizler

“İngilizler soğuk insanlar, yabancılarla konuşmazlar!”

Bu da büyük yanlış bir kanaattir. Soğuklukları bizim millet kadar sıcak kanlı, hemen arkadaş olan bir yapıda olmamalarından dolayı deniliyor olabilir ancak konuşma konusunda, ihtiyaç hissettiğiniz her yerde rahatlıkla ve bol miktarda konuşabilirsiniz.

İngilizler, neşeli insanlardır, espri yapmayı, takılmayı severler. Komşuluklarında selamlaşmayı, karşılaştıklarında hal hatır sormayı severler. Eğer konu açmak isterseniz mutlaka konuşurlar, nazikçe size cevap verirler.

En iyi tarafı da farklı milletlere alışıktırlar, aksanınıza, İngilizcenizdeki hatalara takılmazlar. Sizi anlar ve konuşurlar.

…

Peki İngiltere’de, verimli İngilizce nasıl öğrenilir?

Bu soru ve diğer konuları da diğer blog yazılarımızda sizlerle paylaşacağız.